2017/03/28

Kusursuzlar - Louise O' Neill Kitap Yorumu


kusursuzlar louise o'neill ile ilgili görsel sonucu

Kusursuzlar - Louise O' Neill
Puanım 5/5

Stepford Kadınları, 1984, Damızlık Kızın Öyküsü romanlarının ve Kötü Kızlar dizisinin öğelerini bulabileceğiniz beklenmedik, rahatsız edici ve merak uyandırıcı KUSURSUZLAR kadınların, erkeklere hizmet etmeleri için yaratıldığı bir dünyada geçiyor, bütün kızların ilk görevi güzel olmaktır. 
Artık doğal yollarla dünyaya gelmiyor, özel olarak tasarlanıyorlar sonra da reşit olana kadar Okullarda, gelecekteki eşlerini tatmin etmek için yetiştiriliyorlar.
Eş olarak seçilemeyenler için ise geriye kalan seçenekler cariye veya Okul’da öğretmen olmak!
Okul’daki son senelerinin stresi artarken, Freida’nın en yakın arkadaşı hiç yapmaması gereken bir şey yapar: Kilo alır. Hemen sonrasında kızların izole ortamına eş seçmeye hevesli erkekler gelir.
Freida geleceği için savaş vermek durumundadır. En yakın arkadaşı, en sevdiği kişiye ihanet etmek zorunda kalacak olsa bile…
Yazar, yeni ve özgün bir yetenek.”   -Irish Independent-
“Düşündüren tarzı ve acımasız sonuyla bu fazlasıyla gerçekçi distopya, baştan sonra insanı kendine çekiyor.''   -SFX Dergisi-
“Karanlık bir rüya. Canlı bir kâbus. O’Neill’ın kurguladığı dünya korkutucu çünkü gerçekleşebilir. Bıçak gibi keskin bir dili var.”     -Jeanette Winterson-
“Derin, karanlık ve korkutucu şekilde gerçekçi, bu kitap sizi uzun süre bırakmayacak.”   -Marie Claire-
“Son derece çarpıcı… Sürükleyici, başarılı ve karanlık.”   -Marian Keyes-

Son zamanlarda okuduğum kitaplar arasında şüphesiz ki en etkileyici olanı.. Tüylerim diken diken okudum. Hikaye içinde ne okuduğunuzu unutup karakterlere kendinizi verdiğinizde çok eğlenceli olduğunu düşünebilirsiniz ancak anlık gafletiniz bir 0 kalori yiyecek ya da moda dışı bir elbise giymiş olan 'zevksiz bir zavallı kızın' hikayeden geçmesi ile bittiğinde ürpermemek elde değil.
Yazarın dili çok keskin ve akıcı.. Gerçekleşme ihtimali olabilecek bir kurgu yakalamış. Sanırım günümüzde erkek nüfusun azımsanamayacak olan bir kısmı bu dünyanın gerçeğe dönüşmesi için dua ediyordur. Hikayeye gelirsek; Büyük Afet sonrası insanlar yer altına çekilmiş ve nüfus çok azalmış. Öyle ki her yıl ortalama 10 erkek çocuk dünyaya geliyor. Kız çocukları ise rahimde boşuna yer kapladığı için artık yok. Hiç bir kadın dişi doğurmuyor. Kadın nüfusu tükenince bilim adamları laboratuvarlar da KUSURSUZ kadını yaratıyor.
Barbie bebekler görünümünde tasarlanan bu bebekler, 4 yaşına kadar yuvada büyüyor. Sonrasında ise kaderlerinin belirleneceği 17 yaşına kadar Okullara yerleştiriliyorlar. Her yıl mevcut erkek nüfusunun 3 katı kadar kız tasarlanıyor. Bunların üçte biri 'eş' olarak seçiliyor. Kalanları ise erkekleri tatmin etmek için cariye oluyor. Ya da erkekler arzulanmadığına karar verirse Okullarda öğretmen olarak kalıyorlar. 
Ana karakter freida, okulda ki son senesinde olan bir kız. Kızlar arasında ki çekişmenin, eş kapma yarışının (sanki bu konuda söz hakları var), mükemmel olma çabalarının ve kilo kalori kontrolü ile moda takibi arasında geçen zamanın bu kızlar üzerinde nasıl bir baskı oluşturduğunun somut örneği gibi..
Okulun en güzel kızının en yakın arkadaşı olması nedeni ile bir nevi dokunulmazlığı var ancak arkadaşının son sene gelişen dengesizlikleri ile yalnız kalan ve sürekli sevilmediğini düşünen bu kızın farkında olmadan verdiği kararlar, beceriksizlikleri ile kendi kafasında ki karanlık düşünceleri arasında büyük bir merakla okudum. 















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Online Okuyucular;