Liman Caddesi - Kitap Yorumum

Liman Caddesi - Debbie Macomber

Puanım 5/5

Herkesin pişmanlıkları vardır. Senin yapmamış olmayı dilediğin bir şey var mı?

Sevgili okur,
İster inanın ister inanmayın yine yepyeni bir Cedar Cove hikâyesiyle karşınızdayız. Bu sefer işin içinde McAfee ailesi var.Özel dedektif Roy ile eşi Corrie, onlara geçmişteki pişmanlıklarını hatırlatan isimsiz mesajlar almaya başlarlar ve Corrie'nin bunun ne anlama geldiğiyle ilgili hiçbir fikri yoktur.

McAfee'ler ayrıca kızları Linnette'den aldıkları sevindirici bir notla, onun kasabaya gelip yeni klinikte çalışmaya başlayacağını öğrenirler. Linnette kasabaya yerleşince annesi ona, Cliff'in at çiftliğinde çalışan Cal'le bir buluşma ayarlar, fakat Linnette bu randevu için annesi kadar hevesli değildir. Cliff demişken, Grace'le aralarındaki inişli çıkışlı ilişki tekrar başlar. Üstelik kasabadaki tek ilginç haber de bu değildir. Corrie sizi ve beni, tüm bildiklerini anlatmak üzere Liman Caddesi'ndeki evine kahve içmeye davet ediyor, buyurmaz mısınız?
-Olivia-

"Debbie Macomber muhteşem bir hikâye anlatıcısı, bir sonraki kitabı iple çekeceksiniz."   -Publishers Weekly-

"Tekrar Cedar Cove'da, o bildiğimiz sıcak aile ortamında, insana dair her türlü hikâyenin içindeyiz."     -Booklist-

"Çok üretken ve yetenekli bir yazar olan Debbie Macomber bizi Cedar Cove isimli, sevimli ve küçük kasabaya götürüyor. Üstelik bu kasabanın sakinleri oldukça enteresan, samimi ve eğlenceli. Bu kitaplar bağımlılık yapıyor."
-Amazon-

Seri Sıralaması

1) Deniz Feneri Yolu

2) Gül Ağacı Sokağı

3) Pelikan Çıkmazı

4) Kızılcık Burnu

5) Liman Caddesi

Ben henüz bu serinin 5 kitabını okuyabildim. Gerçi Gül Limanı Oteli ve Gül Limanı Oteli Çiçekler İçinde, yine Cedar Cove kasabasında geçen,tam olarak kasabaya dahil olmasa da karakterleri ile ilişkide olan iki kitabı da eklersek 7 kitap. Debbie harika bir yazar değil diye düşünüp beğenmeyeni çok var. Ancak o kadar üretken ve okuyanı da o kadar çok ki, ülkemizde çevrilmemiş kitap sayısı çevrilenden fazla..

Ben şahsım adına yazarın hikayelerini çok beğeniyorum. Birazda yaş grubu ile alakalı hoşnutsuzluklar olduğunu düşünüyorum. Her kitabına ayılıp bayılmadım tamam Cedar Cove serisine başlamadan önce bir süre kızdım ve sıkıldım. Ama ozaman bile Blossom Street serisinde okuduğun ve en beğenmediğim kitaba 3 puan veririm. Hikayeleri bana huzur veriyor. Gereksiz aksiyon, konu uzatmak için ayrılık tripleri ya da sudan kıskançlık kurguları yok.

Bu seriyi tatile gittiği bir ada olan Cedar Cove'da kafasında şekillendirmiş ve yazmaya başlamış. Yurt dışında dizisi de yapılmış. Henüz bölümünü izlemedim ama eminim o da çok iyidir.

Eğer serinin diğer kitaplarını okumadıysanız başlangıç için iyi bir kitap değil. Mümkünse seri sıralamasını takip ederseniz, her kitapta farklı bir kaç karakter seçtiği için olaylara daha hakim ilerlersiniz. Ama seriden habersiz alıp başlayanlarda yazarın önemli konularda kitap içinde verdiği kısa bilgilerle okuyabilir. 

Ben hemen hemen her karakteri çok seviyorum. Bu kitapta Cecilla ve Ian'ın sonunda sağlıklı bir bebeklerinin olmasına bayıldım. Grace içinse sonunda aşkın ve mutluluğun zamanı gelmişti. Bu seride bayıldığım bir diğer özellikte her yaştan insanın aşkı bulabilmesi... Charlotte ve Ben aşkı 70'lerinde bulmuştu, kızı Olivia ile Jack ise 50'lerinde.. Ama Ian ve Cecillia gibi 20'lerinde ki çiftlerin yanı sıra, 16 yaşında ki Allison'da var. 

Tamamen her yaştan insanın birlikte yaşadığı, iyilik ve güzelliklerin yanı sıra sıkıntı ve felaketleri de paylaştığı 7000 kişi nüfuslu bu kasabaya bayılıyorum. O kadar ki kendimi bazen küçük bir cafe açmış ve böyle bir kasabada yaşarken hayal ediyorum. Kitapçıda olabilir ya da çiçekçi.. Sanırım çok mutlu olurdum.

Kitapta McAffee'lerin tehdit mektupları açıklığa kavuştu ki hayatta tahmin edemeyeceğim bir şekilde.. Roy'un kızı olan Linnette kasabaya, ailesine yakın klinikte iş bularak gelmişti. Bir tek ona sinirlendim. Cal'le arasını yapmaya çalışan annesine karşı gelemeyip onunla yemeğe çıkıyor ancak davranışları o kadar kaba ki (Cal kekeme ve at terbiyecisi diye kendine yakıştıramıyor).. Bir kocaman alkış Corrie'ye, kızının doktordan etkilendiğini öğrenince ona Cal'in at terbiyecisi olmasına rağmen onu şaşırtacak bir karaktere sahip olabileceğini söylüyor. 

Şimdi dürüst olalım, hangimizin ailesi doktor varken bizi at terbiyecisi ya da itfaiyeciye yöneltir. Bu konuda Avrupa ve Amerika'lılardan farklı düşünme nedenimiz orada ki gelir düzeylerinin çok farklı olmaması mı acaba diye düşünürüm hep.. 

Sonuçta tüm seriyi anlatma şansım maalesef yok. Ancak romanlarda illa aksiyon, trajedi aramıyorsanız ve sıcacık aile hikayeleri, hüzünleri, kayıpları, mutlulukları, ayrılık ya da barışmaları seviyorsanız ve henüz Debbie ile tanışmadıysanız mutlaka denemelisiniz. Serinin sanırım 5 kitabı daha yayınlandı. Ama türkçeye çevrilen ne kadar var bilmiyorum. Ben mutlaka hepsini okuyacağım.