Karanlık Zihinler Kitap Yorumum

Karanlık Zihinler - Alexandra Bracken

Puanım 5/4

Adım Ruby. Hepinizden farklıyım.
Aklınızın derinliklerinde gezinebilir, 
anılarınızı hiç yaşamamışsınız gibi silebilirim.

Henüz on yaşındayken Thurmond'daki bu rehabilitasyon kampına gönderildim. Hem de kendi ailem tarafından... Burada her adımımız izleniyor, nefes alış verişlerimiz bile. Yalnız değilim.

Maviler... Yeşiller... Turuncular... Sarılar ve Kırmızılar...
Karanlık Zihinler...
Ve yaşamak için saklanmak zorunda kalanlar
Ve kaçanlar... 

"Bu kitap, distopya okuyucuları için bir baş ucu kitabı olacaktır." 
- School Library Journal- 

"Bir solukta okuyacağınız KARANLIK ZİHİNLER'in sürükleyici anlatımı, kalbinizi durduracak bir finalle son buluyor. Öyle ki bu mükemmel üçlemenin ikinci kitabının çıkmasını her şeyden çok isteyeceksiniz." 
- Publishers Weekly-

Hem distopya hem de fantastik sevdiğim için bayılarak okuduğum bir kitap oldu.

Belli yaşın altında ki çocukların çoğu ölüyor ve sağ kalanlarsa çok tehlikeli yetenekler göstermeye başlıyorlar. Bunun üzerine devlet kamplar oluşturup çocukları toplamaya başlıyor. 

Bazı çocukların yetenekleri o kadar korkunç ki aileleri onları yolluyor, bazılarına ise devlet el koyuyor. Bu da bir süre sonra ülkede kaosa neden oluyor çünkü tedavi amacı ile toplanan çocukların hiç biri geri gelmiyor ve aileler haklarında hiç bir bilgiye sahip değiller. 

Çocukları toplama kamplarında 5 sınıfa ayırıyorlar. Gerçek anlamda kamplardan bahsediyoruz. Okurken tüylerim diken diken oldu.

Maviler, telekinezi; Yeşiller, üstün zeka; Sarılar,elektrik oluşturma ve kontrol etme; Kırmızılar, ateş oluşturma ve kontrol etme; Turuncular, zihin kontrolü.

Bir süre sonra en tehlikelilerinin sarılar, kırmızılar ve turuncular olduğu anlaşılıyor ve devlet hepsini yok ediyor. Ana karakterimiz Ruby 10 yaşındayken yeteneğiyle yaptığı bir kaza sonucu ailesinin hafızasından kendini siliyor ve ailesi tarafından kampa gönderiliyor ve 6 yıl orada kalıyor. İlk sınıflandırmada yine kaza sonucu yeteneği ile yeşil sınıfına alınıyor ama aslında turuncu hemde en güçlülerinden ancak o kadar korkuyor ki yeteneğini kullanamıyor.

Kampta sıradan bir günde beyaz gürültü denilen ses çalmaya başlıyor ve Ruby kendini hastane kanadında buluyor. Doktorlardan biri Cate onu ve turuncu olduğu bu gürültü sayesinde fark edilen bir diğer çocuğu kamptan kaçırıyor ve asilere ait olan bir gruba yardım etmesi için ikna ediyor. 

Ancak bunun çok masum bir kuruluş olmadığını anlayan Ruby tek başına şansını denemeye karar veriyor. Başka bir kamptan kaçmış olan Zhu, Liam ve Chubs'la yolu kesişiyor ve gruplarına dahil oluyor. Sonrası bir arayış, kaçış ve yeteneklerini bulma üzerine örülmüş bir hikaye. Bir diğer turuncu ile de tanışıyoruz. Kaçak çocuk, uzun uğraşlar sonucu buluyorlar ancak onları büyük bir sürpriz bekliyor.

Hikayede ki karakterlere bayıldım, gereksiz kaprisler, sertlikler yoktu. Okurken sonuçta çocuk olduklarını hissediyorsunuz.O yüzdende çok sevdim.