Puanım 5/4
Şeytanla el ele yürürken ondan korkamazsın!
Geçmişi sırlarla dolu esrarengiz freddie...
Ölü freddie'nin hatıralarına düğümlü Violet White...Çarpık gülüşlü, mükemmel yalancı River West...
"Okyanus kıyısındaki sıradan kasaba Echo'da her şey olağandı. Ta ki bir gün esrarengiz yabancı River West, White ailesinin köhne malikânesi Citizen Kane'in misafir evini kiralayana kadar… Çarpık gülüşlü, zeki ve mükemmel bir yalancı olan River, birkaç gün içinde hem Violet'ın hem de tüm Echo kasabasının hayatını değiştirir.
Doğaüstü yetenekleri olan River, herkes için tehlike saçarken, Violet için hem tekinsiz bir yabancı hem de karşı konulmaz bir varlıktır. Bu gizemli misafirle birlikte White ailesinin sırları da birer birer ortaya çıkmaya başlayınca, Violet kendisini sımsıkı bir düğümün ortasında bulur. "
"Okyanus kıyısındaki sıradan kasaba Echo'da her şey olağandı. Ta ki bir gün esrarengiz yabancı River West, White ailesinin köhne malikânesi Citizen Kane'in misafir evini kiralayana kadar… Çarpık gülüşlü, zeki ve mükemmel bir yalancı olan River, birkaç gün içinde hem Violet'ın hem de tüm Echo kasabasının hayatını değiştirir.
Doğaüstü yetenekleri olan River, herkes için tehlike saçarken, Violet için hem tekinsiz bir yabancı hem de karşı konulmaz bir varlıktır. Bu gizemli misafirle birlikte White ailesinin sırları da birer birer ortaya çıkmaya başlayınca, Violet kendisini sımsıkı bir düğümün ortasında bulur. "
"Hem dondurucu hem de ateş kadar sıcak. Doğaüstü."
-School Library Journal-
"Hipnotik bir AŞK." -Booklist-
"Tekinsiz bir adam, zeki bir kadın, soluk kesen bir kurgu." --Publishers Weekly-
"Edebiyat, sinema ve müzik klasiklerine mükemmel dokunuşlarla bezenmiş, gotik, korku ve modern romantizmin baş döndürücü karışımı."
-Kirkus Reviews-
"Büyük harflerle: KIŞKIRTICI." -Kendare Blake-
Tehlikeli bir yabancıya aşık olmak başka, şeytana aşık olmak başka...
Şimdiye kadar çok fazla Gotik roman okumadığım için belki de ama kitaba tek kelime ile bayıldım. Malikanenin betimlemesine, karakter yapılarına, mezarlık bölümlerine hepsine bayıldım. Yazarın kalemi de o kadar güçlü ki kitabı bir günde okuyup bitirdim. Ve kendi dünyamda canlandırabildiklerimle mutluyum.
Violet, büyükannesi Freddie 'nin ölümünden sonra takıntılı bir şekilde onun elbiselerini giyiyor. Erkek kardeşi ile birlikte özgür ruhlu ve sanatçı (yani sorumsuz) ailesine ulaşamadıkları ve paraları kalmadığından malikane içinde olmayan müştemilatı kiraya vermeye karar veriyorlar ve River burada devreye giriyor.
River, çok yakışıklı esrarengiz ve gizemli bir çocuk. Onun gelişinin ardından kasabada tam anlamıyla işler çığırından çıkıyor. Hiç bir olayla doğrudan ilişkisi kurulamasa da sakin hatta sıkıcı olan Echo'da, garip, gizemli ve ölümle biten olaylar gelişiyor.
River ile bir anda kaynaşan ve ondan etkilenen Vi, onunla çok fazla vakit geçirmeye başlar. Bu arada da büyük annesi Freddie'nin sırlarını gün ışına çıkarmaya çalışıyordur. Şeytanın gözü ise Echo'nun üstündedir.
Kitabın başında sonunu tahmin edebilirim sanmıştım ancak yanıldım. Kurgusu gerçekten çok etkileyiciydi. Aşktan korkuya her şeye yer verilmiş. Ben çok sevdim ikincisi için çok heyecanlandım ancak ilki 2014 basılmış olmasına rağmen ikincisi henüz yok. İkinci kitabı ''Between the Spark and the Burn '' yurt dışında çıkmış. İnşallah çevirisi yapılır da okuyabiliriz.. Yoksa ben yine ingilizcesinden okuyacağım gibi görünüyor.
Ölüler her yanımızda, derdi Freddie. O yüzden ölülerden korkayım deme Violet. Eğer ölülerden korkmazsan o zaman ölmekten de korkmazsın. Ve eğer ölmekten korkmazsan o zaman korkman gereken tek lanet olası şey de şeytan olur. En doğrusu da budur.
River, çok yakışıklı esrarengiz ve gizemli bir çocuk. Onun gelişinin ardından kasabada tam anlamıyla işler çığırından çıkıyor. Hiç bir olayla doğrudan ilişkisi kurulamasa da sakin hatta sıkıcı olan Echo'da, garip, gizemli ve ölümle biten olaylar gelişiyor.
Uykuya dalmadan önce son düşündüğüm şey, River'ı sadece bir gündür tanıdığım ve artık onsuz yaşamayı hayal bile edemediğimdi.
River ile bir anda kaynaşan ve ondan etkilenen Vi, onunla çok fazla vakit geçirmeye başlar. Bu arada da büyük annesi Freddie'nin sırlarını gün ışına çıkarmaya çalışıyordur. Şeytanın gözü ise Echo'nun üstündedir.
Kitabın başında sonunu tahmin edebilirim sanmıştım ancak yanıldım. Kurgusu gerçekten çok etkileyiciydi. Aşktan korkuya her şeye yer verilmiş. Ben çok sevdim ikincisi için çok heyecanlandım ancak ilki 2014 basılmış olmasına rağmen ikincisi henüz yok. İkinci kitabı ''Between the Spark and the Burn '' yurt dışında çıkmış. İnşallah çevirisi yapılır da okuyabiliriz.. Yoksa ben yine ingilizcesinden okuyacağım gibi görünüyor.
Ölüler her yanımızda, derdi Freddie. O yüzden ölülerden korkayım deme Violet. Eğer ölülerden korkmazsan o zaman ölmekten de korkmazsın. Ve eğer ölmekten korkmazsan o zaman korkman gereken tek lanet olası şey de şeytan olur. En doğrusu da budur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder