Leo - Mia Sheridan
Puanım 5/4
Başka Dilde Aşk'ın yazarı Mia Sheridan'dan, kayıp aşklara ve yeni başlangıçlara dair yepyeni bir roman…
Evie ve Leo, koruyucu aileleri vasıtasıyla tanışmışlar ve sıkı bir dostluk kurmuşlardı. Büyüdükçe, aralarındaki bu dostluk yerini daha yoğun bir duyguya, yani aşka bırakmış ve on sekiz yaşına girdiklerinde birlikte bir hayat kurmaya yemin etmişlerdi. Ergenlik çağındayken Leo birden evlat edinilip başka bir şehre taşınmış ancak Evie'ye bulduğu ilk fırsatta onunla iletişime geçeceğine dair söz vermişti. Ne var ki Evie ondan bir daha haber alamamıştı.
Sekiz yıl sonra Evie şansını döndürüp kendine bir hayat kurmuştu. Bir işi, arkadaşları vardı ve mutluydu. Ardından gizemli bir adam ortaya çıktı, onu Leo'nun gönderdiğini iddia ediyordu. Ve bu adamla aralarındaki elektrik inanılmazdı! Yine de, Evie bu ateşli yabancıya güvenebilir miydi? Ve bu yabancı, Leo'yla olan bağlantısı ve onun ortadan kayboluşu hakkında Evie'ye yalan söylüyor olabilir miydi?
"Bu hikâyenin her şeyi mükemmeldi! Beni ağlattı, güldürdü, kendimden geçirdi. Kısacası, bayıldım!" -Aestas Book Blog-
Mia Sheridan'ın okuduğum ikinci romanı.. İlki, Başka Dilde Aşk yorumuma burdan ulaşabilirsiniz. Yazarın tarzını sevdim, kurgularında duygusal hikayeleri, dramları birleştirip, gençlik enerjisi ve umudu ile harmanlayıp, mutlu sonlar yaratıyor. Dünyaya güzel bakmasını bilen, ön yargısız insanların başka insanların hayatını nasıl değiştirebileceğini çok güzel anlatıyor.
Leo ve Evie, her ikisi de koruyucu ailelerinin yanındayken tanışmışlar. İlk başta arkadaşlık, kardeşlik ve koruma duyguları üzerine olan gelişen arkadaşlıkları, mutlak bir güvenle aşka dönüşmüş. Ancak Leo'nun 15 yaşında evlat edinilip farklı bir şehre taşınması ile aşkı askıya almışlar.
Sadece 4 sene sonra 18 yaşına geldiğinde kavuşacaklarını bekleyen Evie, Leo'dan mektup gelmeyince farklı senaryolar düşünmüş kafasında ancak kabul etmese de iç güdüsel olarak 8 sene geçmiş olmasına rağmen hala Leo'yu bekliyor.
Evie karakterine bayıldım. Bundan sonrası spoiler olabilir. Okumadıysanız geçebilirsiniz. Jack, Leo yerine gelince kurgunun sonunu tabii ki tahmin ettim. Hatta buradaki kurguyu basit buldum, sonuçta 15 yaş küçük değil o olsa tanır dedim ama ona da yazarın bir kulp bulacağını biliyordum.
Hikaye çok duygusal, ailelerinin terk ettiği çocuklar, koruyucu ailelerin ilgisizliği, vs. gerçek anlamda düşünmenizi sağlıyor. Kitabın başında olan Willow karakteri gibi bunun yükünü kaldıramayan ve kaybolan çocuklarda var, kaybolup bulunmayı bekleyecek olanlarda ve ne olursa olsun Evie gibi iyimserler de.. Öncelikle Evie kendinin şanslı olduğunu söylüyor ancak 10 yaşına kadar tacize uğramış bir kız nasıl şanslı olabilir?
Diğer boyutu ise; tabii ki Evie ile Jack'in aşkı.. Onların hikayesi de aslında daha iyi yazılabilirdi. Evie gibi hayatı boyunca kendini korumuş bir kızın, bir takipçiye bu kadar kolay kanması gibi bazı boşluklar var. Ruhunun tanıması olabilir ama bilemedim. Basit kaçmış. Birde Leo'nun iki farklı aile deneyimi ve dramı var ama ilkinde ki kardeşi ile ilgili olan kısımdan çok etkilendim. Biraz daha geçmişlerine ait detay olabilirdi..
Tüm bu kadar dert yakınma nedenim, yazarın diğer kitabının çok daha iyi olması ve benim beklentimin yüksek olmasıydı..
Alıntılar
Evie - ''Ne bakıyorsun be?'' diye tısladım,..
Leo - ''Çünkü yüzüne bakmaktan hoşlanıyorum'' dedi..
Leo - ''Bir gün sana paranın satın alabileceği en güzel kıyafetlerle dolu bir gardırop alacağım.''
Evie - ''Süslü elbiselere değil, sadece sana ihtiyacım var Leo.''
Leo - ''İkisine de sahip olabilirsin.''
Jake - ''Seni, bırak Gwen'i, herhangi biriyle aldattığımı düşünmenin ne kadar saçma olduğunu keşke bilseydin. Gerçekten, keşke beynimin içine girebilsen. O zaman sen de gülüyor olurdun.''
"Yanmayacağını garanti edemem. Ama bu halkayı senin için tutabilirim. Sabit ve güçlü bir şekilde durabilirim, çünkü sana inanıyorum. Çünkü sen benimsin."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder