Veliaht Prenses - Kiera Cass - Seçim Serisi #4

Veliaht Prenses - Kiera Cass

Puanım 5/5

Prenses Eadlyn, annesiyle babasının peri masalına benzeyen ask hikâyesini dinleyerek büyüdü. Ancak kendisinin bu peri masalını tekrarlamaya pek niyeti yoktu. Ne yazık ki, ülkede büyük bir kaos yasanmaya baslayınca, bir prenses dügünüyle halk sakinleştirilmek istendi. Ve piyango, tahtın vârisi büyük çocuk olan Eadlyn'e vurdu!

Seçim kaçınılmaz olunca, Eadlyn otuz bes adayı saraya davet etmeye mecbur kaldı. Annesi America da Prens Maxon'un kalbini yirmi yıl önce böyle bir Seçim'de kazanmıstı. Tüm ülkenin sorumlulugunu alacak, gelecegin kraliçesi Eadlyn öyle kolay pes etmeyecekti.

Serinin dördüncü kitabı America ve Maxon'un bıraktığı yerden 20 yıl sonrasında başlıyor. Bu sefer kızları ve veliahtları için bir seçim düzenliyorlar ve hikaye Prenses ve geleceğin Kraliçesi Eadlyn  tarafından anlatılıyor.

Eadlyn çok soğuk, kendini duvarlarının arkasında güvende hisseden, gücünü sürekli elinde tutan ve böyle olmazsa kimsenin onu dinlemeyeceğini düşünen 18 yaşında bir kız aslında. Tek şanssızlığının ikizi Ahren'den 7 dk önce doğmak olduğunu düşünüyor. 

Diğer 3 kardeşi de erkek ancak annesi ile babasının ülkede yaptıkları reformlar sayesinde varis en büyük çocuk oluyor yani ülkedeki ilk kadın varis! Hikayede ki en sevdiğim olaylardan biri hiç birinin taht savaşına girmemesi ve kardeşlerinin kesinlikle tahtı düşünmemesi. 

Kesinlikle bağımsız olmak isteyen Eadlyn babasını üzmemek adına seçime rıza gösteriyor ve gelen 35 adayı nasıl kaçıracağını düşünüyor. İlk başta bu karakteri sevmedim. America ve Maxon bu kadar alçak gönüllü iken nasıl böyle soğuk, duygusuz ve şımarık bir çocuk yetiştirdiğine hayret ettim ki zaten diğer çocukları bu şekilde değil. Ama Eadlyn'i tanıdıkça hepsinin korkularının ve üzerindeki baskının sonucu olduğunu görüyoruz. Ne kadar istemese de kendini gelen adayları önemserken buluyor.

Bu arada kast sınıfları kaldırılmış olmasına rağmen ülkede huzur ortamı sağlanamıyor çünkü sınıfların kaldırılması insanların bunu nasıl kullanacağını bilecekleri anlamına gelmiyor ve halkın esas huzursuzluk nedeni Eadlyn'e güvenmemeleri gibi görünüyor. Bu kadar baskıda haklı olarak onu çok geriyor. Bu şartlar da nasıl aşık olacak yada aslında bu şartlardan dolayı mı yalnız kalamayacağını anlayıp güveneceği birine ihtiyaç duyacak göreceğiz. 

Karakterlerden Henri'ye sevdim ama sanırım dil sorunundan dolayı altından bir çapan çıkacak gibi hissettim. Eric aday olmalıymış bence belkide olmasa da onu seçebilir mi dedim. Ama favorim Kile, kesinlikle kendini açarsa mutlu olabilirler. Yani bu kitapta henüz bir adayda yoğunlaşılabilmiş değil. Bir de seçen tarafından konunun işlenmesi güzel olmuş.

Bu kitaplarla ilgili tek şikayetim çok çabuk bitmesi, hikayenin tadına varamıyorsunuz.  Evet devamı 2016'da gelecekmiş. Büyük bir merakla bekliyorum.

Sözlerin bana çok dokundu Eadlyn. Çünkü sana inanmak istedim. Seni dinleyip önerilerini gözden geçirmek istedim. Yapsaydım, bir gün senin uğruna her şeyden vazgeçmemi sağlayacağını biliyordum. Belki tacını bile kafama koyardım. Ve Tanrı biliyor ya bunu yapardım. Senin için her şeyi yapardım.

Tahmin edebileceğinden daha fazla bölgede monarşi protesto ediliyor. Hepsinde değil ama birçoğunda. Ve sana bunu söylemek bana acı verse de insanların monarşiyle olan sorunu tek bir kişiden kaynaklanıyor: Senden.
Nedenini bilmiyorum -belki sebebi gençliğindir, belki sebebi cinsiyetindir, belki de bizim inanamayacağımız sebepleri vardır- ama endişeleniyorlar. Babam olması gerektiğinden daha hızlı yaşlanıyor. Hüküm sürdüğü sırada başardığı şeylerin yarattığı stres, ondan önce gelenlere kıyasla daha çok ve nüfusun çoğu yakında senin başa geçeceğini düşünüyor ve buna hazırlıklı değiller.